Glokom tedavisinde temel amaç görme siniri hasarının ilerlemesini durdurmaktır. Bu amaçla ilk öncelik, göz tansiyonunun düşürülmesidir. Göz tansiyonu, göz damlaları ile, lazer ile ya da glokom ameliyatları ile düşürülebilir.
Çoğu hastada bir ya da iki damla göz tansiyonunu düşürmede yeterli olur ancak önemli olan bu düşüşün sinirdeki hasarı durdurmaya yeterli olup olmadığının düzenli OCT ve görme alanı testleri ile takip edilmesidir. Sadece sayısal düşüşü gösteren göz tansiyonu ölçümleri yeterli değildir.
İki den fazla damlaya ihtiyaç gösteren hastalarda, lazerle yapılan bazı yöntemler ve yeterli olmadığı durumlarda glokom ameliyatları göz tansiyonunu düşürerek, görme sinirinin korunmasını sağlar. Buradaki önemli nokta eğer sinir hasarı ilerliyor ise vakit kaybetmeden ameliyat kararı verip uygulamaktır. Aksi takdirde sinir hücrelerinin çoğu öldüğünde ameliyat yapmanın bir anlamı kalmamakta ve körlük kaçınılmaz olmaktadır. Prof. Dr. Ahmet Akman glokomun hem ilaçla hem de cerrahi tedavisi konusunda uzmanlaşmıştır.
Göz tansiyonunu düşürmek için ilk kullanılan yöntem ilaçlardır. Temelde dört grup göz tansiyonu düşürücü glokom damlası vardır. Bunlar bazen tek şişede bir ilaç, bazen de bir şişede kombine iki ilaç olarak uygulanırlar. Tek ilaçla göz tansiyonu düşürülemezse ikinci, ilaç eklenir. Genel kural, olabildiğince üçüncü damlayı eklememektir ancak bazı hastalarda mecburen üçüncü ilaç eklenir.
Göz tansiyonu ilaçlar ile istendiği kadar düşmezse lazer ile yapılan ALT ve SLT gibi yöntemlerle birkaç yıllığına düşürülebilir. Göz tansiyonunu en iyi düşüren yöntem ise glokom ameliyatlarıdır. Glokom ameliyatları, göz tansiyonunu ilaçlarla düşemeyecek düzeylere kadar düşürülebilir. Çeşitli glokom ameliyatı vardır. Ameliyat gerekip gerekmediği ve hangi ameliyatın uygun olduğu konusu ancak muayene sonrasında cevaplanabilmektedir.
Glokomun tedavisi vardır. Ancak glokomda oluşmuş hasarın geri dönüşü yoktur. Görmenin sinsi hırsızı olarak bilinen glokom, tanı konulduğu andaki durumu korumaya yönelik tedavi edilir. Bu sebeple tanıda geç kalınırsa glokom körlükle sonuçlanır. 50 yaş üstü bireyler her yıl göz muayenesi olarak hem göz tansiyonu ölçtürmeli hem de görme siniri testlerini yaptırmalıdır.
Glokom tedavisi sadece göz tansiyonun düşürülmesi ile değil, görme siniri hasarının durup durmadığının takibi ile yapılır. OCT ve görme alanı testleri bu takibin temelini oluştururlar. Bu testler olmadan ve göz tansiyonu sadece havalı aletle göz tansiyonu ölçülerek glokom takibi ve tedavisi yapılamaz. Sadece havalı aletle göz tansiyonunu ölçen merkezlerde glokom tedavisi yeterli yapılamıyor demektir.
Göz tansiyonu glokom hastalarında ancak mavi ışıklı göze yaklaşan aplanasyon tonometresi ile doğru ölçülebilir. Erken tanısı konulmuş, tecrübeli ve doğru ekipmanları olan bir glokom uzmanın düzenli takibinde olan hastalarda körlük ihtimali yok denecek kadar azdır.
Göz Tansiyonun (glokom) tedavisi temelde göziçi basıncı düşürülerek yapılır ancak bazı durumlarda buna ek önlemlerin alınması gerekir. Bu önlemler arasında sistemik hipotansiyonun düzeltilmesi ve göze bazı lazer işlemlerinin yapılması sayılabilir.
Tedavinin temeli görme siniri hasarının engellenmesi ve oluşmuş hasarın durdurulmasıdır. Bu amaçla bir yandan göziçi basıncı ilaçlarlar, lazer ya da ameliyatla düşürülmeli diğer yandan da bu düşüşün yeterli olup olmadığının anlaşılması amacı ile görme sinirin OCT ve görme alanı testleri ile takip edilmelidir. Tedaviye genellikle göz damlaları ile başlanır ve takiplerde OCT de bozulma izlenmezse ilaçlarla devam edilir. Bozulma izlenirse yeni ilaçlar eklenebilir veya cerrahi gerekebilir. Glokom ameliyatları, glokom uzmanları tarafından yapıldığında çok etkili göziçi basıncı düşüşü sağlayan ameliyatlardır.
Lazerler göz tansiyonu tedavisinde çok büyük bir yer tutmazlar. SLT ve ALT denen yöntemler göz tansiyonunu bir süreliğine düşürüşe de her gözde etkili olmazlar veya etkileri bir süre sonra kaybolur. Siklodestüriktif uygulamalar ise yine lazerle ancak genlikle başka hiçbir tedavi şansı kalmamış görmesi bozulmuş gözlerde son çare olarak uygulanırlar. Bu sebepler le lazerler glokom tedavisinde göz tansiyonu düşürmede çok büyük bir etkileri yoktur. Özel durumlarda uygulanırlar.
Göz tansiyonun en iyi ve kalıcı şekilde düren yöntem glokom ameliyatlarıdır. Trabekületomi, Ahmed glokom valfi gibi seton ameliyatları en iyi göz içi basıncı düşüşünü sağlayan yöntemlerdir. Bu ameliyatlar, ancak glokom uzmanları ya da glokom konusunda tecrübeli göz hekimleri elinde uygulandığında başarılı olan zor ameliyatladır. Bir göz bir kereden fazla ameliyat olabilse de genellikle başarı tekrarlayan cerrahilerde düşmektedir. Prof. Dr. Ahmet Akman glokom konusunda 25 yıldır bilimsel çalışmaları ve yayınları olan, ABD de kitabı yayınlanmış ve Amerika Göz Akademisinde her yıl kurs vermekte olan tecrübeli bir cerrahtır. Glokom ameliyatları uzmanlık alanlarından birisidir.
Glokomdaki ilaç tedavileri glokom uzmanın planlayacağı şekilde, en az yan etki ile en çok göz tansiyonu düşürücü etkiyi birleştirmek amaçlanarak yapılır. Prof. Dr. Ahmet Akman, Ankara da, glokom tedavisi konusunda tüm ilaç, lazer ve ameliyat yöntemlerini uygulamaktadır.
İlaç seçimi belli prensipler içinde, her hastanın gözündeki problemlere, hasar miktarına, sistemik hastalıklarına göre planlanmalıdır. Burada önemli olan her tedavinin her hastaya uygun olmayacağıdır. Tecrübeli glokom uzmanları her hastanın özelliklerine uygun kişiselleştirilmiş bir tedavi planı oluştururlar.
Glokom hastaların üstüne düşende glokom uzmanın kendisi için planladığı tedaviyi aksatmadan uygulamasıdır. Prof. Dr. Ahmet Akman, glokomdaki tedavi prensiplerini, ilaç ve ameliyat seçeneklerini anlattığı videoları bu linke tıklayarak ulaşılabilirsiniz.
Glokom tedavisinde göz damlaları kullanılır. Bu damlalar çeşitli farklı özelliklere sahip farklı ilaçlar içerirler. Bazı damlalarda aynı anda iki kombine ilaç bulunur. Temelde ülkemizde dört grup glokom ilacı bulunmaktadır.
Glokom uzmanı tedavide hem ilacın etkinliğine, hem de hastada ortaya çıkacak yan etkilere göre karar verir. Her ilacın yan etkileri vardır, yan etkisi olmayan maddelere ilaç denilemez. Hastalar ilaç prospektüslerine takılmadan doktorları ile bu yan etkileri konuşmalıdırlar. Glokom damlalarına ek olarak geçici dönem kullanılan bazı haplar yada serum tedavileri olsa da bunlar ani yükselen göz tansiyonunu birkaç günlüğüne düşürmeye yönelik olup, uzun süreli kullanılacak tedaviler değillerdir.
Glokom çoğu durumda ömür boyu süren bir hastalıktır, tedavisi de ömür boyu sürer. İlaçların sadece kullanıldıkları gün için göz tansiyonu düşüşü sağlarlar, bu nedenle tedavinin hastaların neredeyse hepsinde ömür boyu devam etmesi gerekir. Katarakt ameliyatı geçici bir dönem göz tansiyonu düşüşü sağlandığı için bazı hastalarda bir dönem ilaç tedavisine ara verilebilir.
Glokom tedavisin de oluşan hasar geri dönüşsüz olduğundan, tedavini doktorun önerileri doğrultusunda aralıksız sürdürülmesi gereklidir. Diğer önemli noktada sadece göziçi basıncı ölçümleri ile değil OCT ve görme alanı testleri ile tedavinin takip edilmesi, hasarın ilerlemediğinden ve tedavinin yeterli olduğundan emin olunmasıdır.
Glokom aynı sistemik hipertansiyon gibi hayat boyu süren kronik bir hastalıktır. Uzman kontörlünde, gerekli tedavi uygulanıp, takipler gerekli testler ile yapıldığında hastada görme kaybı oluşmaz. Ancak unutulmaması gerek nokta, glokomda oluşan hasarın geri gelmeyeceğidir. Bu sebeple erken tanı çok önemlidir.
Erken tanı, başlanan yeterli bir tedavi ve iyi bir takiple, hastalara ömür boyu görme kaybına uğramadan yaşayabilirler. Günümüzde modern glokom tedavisini geldiği nokta budur. Hastalar iyileşmeyeceğim diye düşünmemelidir. Tedavi körlüğü engelleyecektir, ancak bir sürelik tedavi uygulanıp, iyileşme sağlandı denilecek bir hastalık değildir.
Göz tansiyonunu düşüren bitkisel tedavi yoktur. Zaman zaman bu konuda sahtekarlar tarafında bitkisel olduğu iddia edilen ilaçlar gündeme gelse de, göz damlarının bitkilerden hazırlanıp steril edilmesi mümkün olmadığından böyle bir tedavi mümkün değildir. Ancak sağlıklı beslenme, sigara kullanmama, genel sağlığa dikkat edecek şekilde beslenme ve yürüyüş yapma glokom açısından faydalıdır.
Son yıllarda geliştirilen sitokolin isimli vitaminin görme sinirine faydası olabileceği belirtilse de henüz bilimsel kanıtlar yetersizdir. Bu madde damla olarak uygulanmamalı, ağızdan kullanılmalıdır.
Göz tansiyonun toplum ortalaması 21mmHg nin altındadır. Ancak ölçüm yöntemi, hastanın kornea kalınlığı, geçirdiği göz ameliyatları gibi birçok faktöre bağlı olarak bu değerler değişebilir. Göz tansiyonu testinde altın standart yani en güvenilir yöntem göze damla damlatılıp sarı boya sürüldükten sonra mavi ışıklı cihazla doktorun ölçüm yaptığı aplanasyon yöntemidir. Havalı göz tansiyonu ölçüm aletleri çok hata yapabildiği için sadece tarama amaçlı kullanılırlar, glokom tanı ve takibinde kullanımları doğru değildir. Aplanasyon yöntemini kullanmayan kliniklerde glokom takibi yeterli yapılmıyor demektir.
Ayrıca diğer önemli nokta göz tansiyonun kaç olduğu ile glokom arasındaki ilişkidir. Bazı glokom tiplerinde göz tansiyonu 10mmHg iken bile körlük oluşurken, bazı hastalarda 25-30mmHg basınçla hasar oluşmamaktadır. Bu nedenle göz tansiyonun kaç olduğu değil o bireyin gözünün ne kadar tansiyona dayanabildiği önemlidir. Bu noktada göz dibi muayenesi, OCT ve görme alanı testleri önem kazanmaktadır. Bu testlerde bozulma varsa kaç olursa olsun o tansiyon o göze fazladır ve düşürülmelidir. Eğer hasar oluşmuyorsa, bu durumda da göz tansiyonu düşürülmeden hasta takip edilebilir ve göz tansiyonu düşürücü ilaçları yan etkilerinde korunmuş olunur.
Görüldüğü gibi önemli olan sayısal tansiyon değerleri değil yapılan testleri doğru değerlendirecek bir glokom uzmanın kontrolü altında kişiselleştirilmiş tedavi planlarını uygulamaktır. Kliniğimizdeki yaklaşım bu prensibe uygundur.
Sadece göz tansiyonu biraz yüksek olup, OCT de ve görme alanında hasar bulunmayan, risk faktörü çok olmayan bireyler, OCT progresyon analizi yöntemi ile 4-6 aylık aralıklarla takip edilebilirler. Bu tür hastalarda göz tansiyonunun düşürülmesi her zaman gerekmeyebilir ancak takip çok önemlidir. Eğer hastanın görme sinirinde bozulma izleniyorsa, OCT ve görme alanı testleri ile bu doğrulanıyorsa göz tansiyonun düşürülmesi tedavinin temelidir. Bu amaçla öncelikle ilaçlar, bazı durumlarda lazer tedavileri ve bunlarla sonuç alınamıyorsa glokom ameliyatları gündeme gelir.
Dört yıldır glokom hastasıyım. Bir yıldır düzenli olarak Ahmet Akman hocama geliyorum. 16 Ocak günü randevum vardı. Her zaman olduğu gibi güler yüzle karşılandım. Her şeyin en doğrusunun yapıldığını bilerek güven duygusu içinde olmak çok önemli. Bunu sağladığı için Ahmet hocama teşekkür ediyorum. Gözle ilgiliyaşadığım üç yıllık sıkıntılı süreci bana unutturduğu için de ayrıca teşekkür ediyorum. Umarım bDevamını Oku...
Göz tansiyonu rahatsızlığım vardı. Bir çok doktora gittim. Verilen ilaçlardan fayda görmedim. Daha kötüye gitti. Son olarak Prof. Dr. Ahmet Akman Hocayı buldum. Muayenemi oldum. Göz tansiyonumun 40 olduğunu söyledi. Çare ameliyat dedi. Ameliyat oldum. Beni 3-4 ay süreyle hiç bırakmadı. Kontrole çağırdı ve şuanda şikayetlerim yok oldu ve hiç ilaç kullanmıyorum. Ahmet Akman Hıocama teşekkür ederim. Hocam Devamını Oku...
Çok kıymetli doktorum Ahmet Hocam Glokom ameliyatı olalı 4.5 ay oldu. Bu süre içinde muayeneye her geldiğimde ilgi alakanıza, engin tecrübenize, pozitif enerjinize ve güler yüzünüze hayran kaldım. Ve dedim ki "bir hekim ancak bu kadar iyi olabilir". Bugün bunu daha iyi anladım. Sayenizde 4.5 ay sonunda artık hiç damla kullanmıyorum ve yaşam kalitem arttı. Size ne kadar teşekkür etsem az kalır. HayatımdDevamını Oku...
Uzun süredir göz tansiyonu hastasıyım. Son kontrolümde her iki gözümde de katarakt tespit edildi ve en kısa zamanda ameliyat olmam söylendi. Hemen karar vermeden önce bir kaç göz kliğine daha muayene oldum. Aymı teşhis kondu ama ameliyat konusunda hala kararsızdım ve güvenemiyordum. Bir yakınımın tavsiyesi üzerine Prof. Dr. Ahmet Akman Beye muayene oldum. Kendiside aynı teşhisi koydu. Bende bırakmış oldDevamını Oku...
Üç yıldır glokom hastasıyım. Tedavi için verilen damlalar gözümde alerji yaptı. Alerji için verilen ilaçlarla geçici rahatlama oldu. Fakat daha sonra aynı sorunlar devam etti. Son bir yıldır göz tansiyonum sürekli yüksekti. Serumlarla ancak 36'ya düşüyordu. Çaresizlik içinde internette araştırma yaparken Ahmet hocamla ilgili yorumlarla karşılaştım. Ankara'ya gelip muayene oldum. Ahmet hocam ertesi gün acDevamını Oku...
Uzun süredir glokom rahatsızlığım vardı. Göz tansiyonum çok ileri seviyelere geldi ve artık görme bozukluğu dahi oluşmaya başlamıştı. Yanlış damla kullanımları da tuzu biberi oldu. Umudumun tükendiği anda Ahmet hocamla tanıştım. Kullandığım damlaları bırakmamı istedi. Sonrasında bir çok doktor bu ameliyatı yapmaktan çekindiği halde Ahmet hoca bu süreçte o kadar samimi ve ilgiliydi ki hocamıza güvenmemek Devamını Oku...
Öncelikle Sn. Prof. Dr. Ahmet Akman hocamın engin bilgisi, tecrübesi, hastasına verdiği güven ve insani yönü hakkında yazmak istediğim kelimeler burada kifayetsiz kalır diyerek satırlarıma başlamak isterim... Bir buçuk yıl önce gözümde glokom ve üveit teşhisi ile Ankara İstanbul doktor doktor dolaştım, ancak tedavi ile ilgili aklımdaki soru işaretlerini hiç bir doktor gideremedi. Uyku uyuyamaz hale gelmDevamını Oku...
Göz tedavimi başarıyla gerçekleştirdiğiniz ve sağlığıma kavuşturduğunuz için size ve çalışma arkadaşlarınıza teşekkürlerimi bir borç bilir ve başarılarınızın devamını dilerim, saygılarımla.Devamını Oku...
2 yıl önce glokom teşhisi konan gözümün tansiyonu 34'ün altına inmiyordu. Göz damlalarıda alerji yaptığından kullanamıyordum. Ahmet hocama başvurduğumda görme kaybı başlamıştı. Pandemi de ameliyat olmak beni tedirgin etsede Ahmet hocamın verdiği güvenle 16.02.2021 tarihinde glokom ameliyatı oldum. Üç aydır neredeyse her hafta beni takip etti. Göz tansiyonum düştü. Kirpik iltihabı içinde IPL tedavisi uyguDevamını Oku...
Glokom hastayısım ve Konya'da yaşıyorum. Babam glokomdan görmesini yitirmişti. Benim göz tansiyonum 34-40 tı. Damlalar la bile düşmüyordu. Glokom uzmanı doktor arayışına girdim. 2013 yılında Ankara Başkent hastanesinde Prof. Dr. Ahmet Akman'a başvurdum. Ayrıntılı muayene ve tetkiklerden sonra lazer ile glokom tedavimi bizzat Ahmet bey yaptı. Gözüm ile ilgili tüm muayne ve tedavilerimi yıllarca Ahmet bey Devamını Oku...
Sayın Ahmet Akman Beb Güzin Can iki yıl önce sağ gözümden ameliyat oldum. Göz tansiyonum düştü. Çok memnun kaldım. Ben memnun kalınca ablamda size ameliyatı olmak istedi ve olduk. İkimizde çok memnun kaldık. Ellerinize sağlık çok teşekkür ederiz.Devamını Oku...
Söz konusu göz sağlığım olunca iki dönemden bahsedebilirim. 1. dönem Ahmet hocadan önce, 2. dönem Ahmet hocadan sonra... Onun isabetli tanı ve tedavisi ile göz tansiyonum ilerlememiş (kontrol altına) alınmış başarılı ameliyatıları sonucu katarakt ve görme bozukluğum ortadan kalkmıştır. Ülkemizin gurur duyduğu kıymetli bir hekim olması yanında, hastaya gösterdiği içten ve yumuşak tavrıyla da güven ve huzuDevamını Oku...
Merhaba, yaklaşık 2 yıl önce eşimin rutin göz muayenesinde glokom (göz tansiyonu) teşhisi konuldu. Yaptığımız araştırmalardan sonra bu konunun uzmanı olan İzmir ve İstanbul'da ki doktorlara tedaviye gittik ve ameliyat olmamız gerektiği söylendi. Yakın aile dostumuzun ısrarı ile Prof. Dr. Ahmet Akman'dan randevu aldık. Birde onun fikrini almak için ... iki ki de gitmişiz :) Yardımcısı tarafından güler yüzDevamını Oku...
Prof. Dr. Ahmet Akman işinde doğru kişi, hastalarıyla olan iletişimi, hastalık hakkında bilgilendirmesi ve insanı yaklaşımıyla kesinlikle tercih edeceğim bir göz doktoru. Sadece hastalarının değil, meslektaşlarınında tavsiye ettiği güvenilir ve saygın bir insan. Gözümdeki rahatsızlığı tedavi ettiği içinde kendisine çok teşekkür ederim.Devamını Oku...
Dünyanın bütün güzelliklerini gözlerimiz için yaratmış ama galiba onları koruma ve tedavi içinde bütün güzellikleriyle benim doktorum sevgili profesör doktor Ahmet Akman'ı yaratmış, minnettarım.Devamını Oku...
Sağ gözümde glokom vardı ve yıllardır damla kullanıyordum. Ayrıca bu göze katarakt ameliyatı ile takılan merceği tutan bağlar zayıfladığı için merce ağaşı kaymıştı ve sallanıyordu. Doktorlar aman düşmesin, başına büyük iş çıkar diyordu. Geçtiğimiz yaza doğru göz tansiyonumda yükselmeler oldu; tek bir ilaç kullanıyordum. Önce ikiye çıkardılar; olmadı. Sonbahara doğru üçe çıkardılar. Sonbaharda üç ayrDevamını Oku...
2006 yılında göz tansiyonu teşhisi koyulmuştu. O yıldan 2014 e kadar 2 tane glokom için damla kullandım... 2014 yılında hocam ile tanıştık 1 yıl içerisinde damlaları bıraktık kontrollerinde göz tansiyonumun gayet normal seyrettiğini gördük şu an ilaçsız devam ediyorum... Gayet ilgili, hastası ile en ayrıntılı şekilde ilgilenen, mütevazı ve kibar doktorum Prof. Dr. Ahmet Akman beye çok teşekkür ediyorum..Devamını Oku...